Doğu Türkistan’da 10 Uygur daha öldürüldü

27.06.2015

Doğu Türjkistan’daki Kuçar şehrinde bir kontrol noktasında 10 Uygur öldürüldü

Çin’in 22 Haziran’da Doğu Türkistan’ın Kaşgar şehrinde gerçekleştirdiği ve 25 Müslüman Uygur’un katledilmesi ve 3 Çin polisinin ölümü ile sonuçlanan olaydan sonra bir katliam haberi de Aksu iline bağlı Kuçar şehrinden geldi.

Kuçar’ın Uça bölgesinde bir polis kontrol noktasında en az 10 Müslüman Uygur’un Çin işgal polislerince katledildiği bildiriliyor.

Özgür Asya Radyosu’nun Çin’in Sina internet Haber portalına dayandırarak verdiği bilgiye göre Uça Kentindeki bir polis kontrol noktasına yangın bombaları ile saldırı düzenleyen ve sayısı bilinmeyen bir grup kontrol noktasında bir polisin ölümüne neden oldu. Silahlı Çin polislerinin ateş etmesi sonucu 10 kişinin olay yerinde hayatını kaybettiği bildirildi.

Hong Kong’dan yayın yapan Çince “Dung Wang” internet Haber sitesi Kuçar’da ölümle sonuçlanan saldırı olayının meydana geldiğini, Çin işgal kuvvetlerinin Kuçar ve çevresini kuşatarak arama ve tutuklamalar yaptıklarını ve olayla ilgili kendilerine bilgi verenlere para ödülü vereceklerini ilan ettiklerini duyurdu. Çin yönetimi ise saldırılar ve ölümlerle ilgili suskunluğunu sürdürüyor.

Uzmanlar, Doğu Türkistan genelinde bir biri ardı sıra meydana gelen saldırı ve şiddet olaylarının esas suçlusunun Çin yönetimi olduğunu, Müslüman Uygurların kutsallarına saldırarak ve onların inançlarını aşağılayarak Uygurları tahrik ettiğini ve bu suretle bastırma ve öldürmek için kendilerine gerekçeler üreterek katliamlarına zemin hazırladığı noktasında birleşiyor.

Dünya Bülteni

Devami

Çin’den Uygurlara yönelik gizli Ramazan talimatı

26.06.2015

Uygur Özerk Bölgesi’nde işgal güçleri ev, dükkan ve camilere yönelik operasyonlarını arttırırken lokantalara gündüz açık tutma, marketlere ise alkol satma zorunluluğu getirildi

Doğu Türkistan’da hükümet yetkililerinin ramazan ayı boyunca Uygur Türklerinin yakından izlenmesi konusunda güvenlik görevlilerini uyaran bir yazıyı yerel yönetimlere gönderdiği ortaya çıktı. Söz konusu yazının yerel yönetimlere ulaşmasının ardından ise birçok şehir ve kasabada market, dükkan ve camilere yönelik operasyonlar arttı.

Hür Asya Radyosu’nun haberine göre söz konusu emir yazısı 7 maddeden oluşuyor. 15 Haziran’da Aksu şehrinde kararlaştırılan belge Ramazan başlamadan hemen önce yerel yönetimlere gönderildi. Ramazan ayının geldiğinin altını çizen belgede, köy ve kasabalarda yaşayan siyasi şüpheli ailelerin yakından gözlenmesi isteniyor.

Belgede şehir dışından gelen yerel ve yabancı turistlerin de takipte tutulması talep ediliyor. Müslüman ülkelerden gelen turistlerin parmak izlerinin ve saç örneklerinin alınması da istenilenler arasında bulunuyor. Özellikle Mısır’dan gelen turistlerin takip edilmesi de ayrı olarak belirtiliyor.

Tarımda kullanılan alet ve eşyaları üreten işyerlerinin de yasadışı olaylarda kullanılmak üzere silah üretmediğinden emin olunması için aranması belgede yer alan diğer bir başlık.

İşyerlerinin yanı sıra camiler de aranacak. Polisten gerektiği durumlarda halıların altına bakması ve yasaklı dini kitaplara göz açtırmaması isteniyor. Market ve lokantaların ramazan boyunca gündüz açık kalması gerektiği belirtilirken, alkol ve sigara satma zorunluluğu da getiriliyor.

Bölgede yaşayan halk ise seslerini duyuramamaktan yakınıyor. İsmini vermek istemeyen bir köy sakini yaşadıkları baskı ve zulmü anlatmak için kelimelerin yetmediğini, yetkililerin keyfi davranışlarına artık bir son vermesini istiyor.

 Dünya Bülteni 

Devami

Mazlumder’den İftarda Doğu Türkistan Eylemi

26.06.2015

çin

Doğu Türkistan’da giderek tırmanan Çin devleti zulümlerini protesto etmek için bugün Mazlumder tarafından bir protesto eylemi yapılıyor. Zulüm ve işkencelerin Ramazan’da yoğunlaşmasına ve Oruç tutmanın yasaklanmasına bir tepki olarak, üyelerini iftardan önce Ankara’daki Çin Sefareti’nin önüne çağıran Mazlumder, burada protestoyu yaptıktan sonra gönüllü ve üyeleriyle birlikte iftar yapacak.

Konuyla ilgili Mazlumder’den yapılan açıklama şöyle:

“Doğu Türkistan’da Müslümanlara yönelik Çin zulmü devam ediyor!

Daha önce oruç yasağıyla birlikte ‘dini sembol’ olduğu gerekçesiyle uzun sakal yasağı ve dini eğitim faaliyetlerinin sınırlandırılmasıyla gündeme gelen Çin, bu sene de okullarda ve internet sitelerinde yayınladığı genelgelerle Doğu Türkistan’da öğrenci ve memurların oruç tutmalarının yasaklandığını duyurdu.

Oruç tutanlara yönelik gerçekleştirilen baskı ve tehditlerle insanların dini faaliyet haklarına engel olunmaya çalışılması, inanç özgürlüğüyle hiçbir şekilde bağdaşmamaktadır.

MAZLUMDER Ankara Şubesi olarak memur ve öğrencilere orucu yasaklayan Çin zulmüne karşı 26 Haziran Cuma saat 20.00’de Çin Büyükelçiliği önünde bir basın açıklaması gerçekleştirecek, yine aynı yerde bir de iftar yapacağız.

Gerçekleştirilecek bu basın açıklaması ve iftar programına tüm üye, gönüllü ve ilgililer davetlidir.

Bu zulme seyirci kalmamak için, sen de iftarlığını al da gel!”

Ankara’da bulunan hemşeri ve gönüldaşlarımızın Mazlumder’in bu eylemine destek vermelerini bekliyoruz.

Devami

Çin’in Doğu Türkistan’da uyguladığı oruç yasağına Dünya Müslüman Alimler Birliğinden tepki

25.06.2015

Dünya Müslüman Alimler Birliği, Çin’e Müslüman Uygurların dini hassasiyetlerine saygı göstermesi çağrısında bulundu

Dünya Müslüman Alimler Birliğince, Çin’in, Uygur Özerk Bölgesi’nde Müslümanlara karşı uyguladığı oruç yasağına tepki gösterildi.

Dünya Müslüman Alimler Birliği’nden yapılan yazılı açıklamada, Uygur Özerk Bölgesi’ndeki oruç yasağına tepki gösterilerek, Çin’e Müslümanların hak ve dini inançlarına saygı göstermesi çağrısında bulunuldu.

Çin hükümetinden, Müslümanlar hakkındaki keyfi kararından geri dönmesi istenilirken İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve uluslararası kuruluşlardan da Çin’deki Müslümanları korumak için gerekenlerin yapılması çağrısında bulunuldu.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Özellikle Uygur Özerk Bölgesi’nde Müslümanlara karşı devamlı uygulanan dini ve etnik zulüm eylemleri, hem uluslararası hem de Çin’in yerel yasalarına aykırıdır. Çin hükümetinin takip ettiği siyaset, kendisinin de onayladığı 1949 yılındaki dördüncü Cenevre Sözleşmesi’ne de aykırıdır. Bu da uluslararası çağdaş kanunların en önemli temellerinden birinin açık ihlali olarak kabul edilir.

Dünya Müslüman Alimler Birliğince, Çin’in, Uygur Özerk Bölgesi’nde Müslümanlara karşı uyguladığı oruç yasağına tepki gösterildi.

Dünya Müslüman Alimler Birliği’nden yapılan yazılı açıklamada, Uygur Özerk Bölgesi’ndeki oruç yasağına tepki gösterilerek, Çin’e Müslümanların hak ve dini inançlarına saygı göstermesi çağrısında bulunuldu.

Çin hükümetinden, Müslümanlar hakkındaki keyfi kararından geri dönmesi istenilirken İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve uluslararası kuruluşlardan da Çin’deki Müslümanları korumak için gerekenlerin yapılması çağrısında bulunuldu.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Özellikle Uygur Özerk Bölgesi’nde Müslümanlara karşı devamlı uygulanan dini ve etnik zulüm eylemleri, hem uluslararası hem de Çin’in yerel yasalarına aykırıdır. Çin hükümetinin takip ettiği siyaset, kendisinin de onayladığı 1949 yılındaki dördüncü Cenevre Sözleşmesi’ne de aykırıdır. Bu da uluslararası çağdaş kanunların en önemli temellerinden birinin açık ihlali olarak kabul edilir.

Dünya Bülteni

 

Devami

Doğu Türkistan’da deprem

25.06.2015

Doğu Türkistan’ın Turfan vilayetinin Toksun kasabasında 5,4 büyüklüğünde deprem meydana geldiği bildirildi.

Çin’in kuzeybatısında bulunan Uygur Özerk Bölgesi’nde 5,4 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

Çin Deprem Ağları Merkezi, sarsıntının merkez üssünü bölgenin Turfan vilayetinin Toksun kasabası olarak açıkladı.

Depremin yerin 9 kilometre altında gerçekleştiği kaydedildi.

Dünya Bülteni

Devami

Doğu Türkistan’da 18 Uygur öldürüldü (O’zbekcha ve Türkçe)

24.06.2015

Çin polisi Kaşgar’da polise saldırdırdığını iddia ettiği bir gruba ateş açtı, en az 18 Uygur öldü

Çin’in işgal altında tuttuğu Doğu Türkistan’ın Kaşgar şehrinde polisin en az 15 Uygur Türkünü öldürdü. Çin polisi, Uygurlardan oluşan bir grubun polise bıçak ve patlayıcılarla polise saldırdığını idida etti ve en az üç polisin öldüğünü duyurdu. Yapılan açıklamada polisin saldırı düzenleyen Uygurlara karşılık vererek en az 15 kişiyi öldürdüğü belirtildi.

Radio Free Asia’ya konuşan bir polis subayı, Kaşgarın Tahtakoruk ilçesinde meydana gelen olayda en az üç polis ve 15 Uygur’un öldüğünü açıkladı. Polis, sayının daha da yükselebileceğini ifade etti.

Çin polisi, işgal altındaki Doğu Türkistan’da şüpheli gördüğü Uygurlara ateş etme yetkisine sahip. Geçtiğimiz günlerde de Guma kasabasında nehir kenarında bir araya gelen sekiz Uygur Türkü polis tarafından şüpheli bulunarak katledilmişti.

Қашғардаги ҳужумда 18 киши ҳалок бўлган

Хабарларга кўра, Хитойнинг уйғурлар яшайдиган Шинжон минтақасидаги полиция назорат нуқтасида юз берган тўқнашувда камида ўн саккиз инсон ҳалок бўлган.

АҚШда жойлашган Озод Осиё радиосига кўра, душанба тунда этник уйғурлар Қашғар шаҳри четидаги полиция идорасига ҳужум қилишган.

Хабарда айтилишича, бомба ва пичоқлар билан қуролланган ҳужумчилар назорат нуқтасидаги полиция зобитларини ўлдирганлар.

Шундан сўнг полиция ҳужум билан жавоб қайтаргани ва ўн беш нафар гумондорни ўлдиргани айтилади.

Хитой расмийлари ҳозирча ҳодиса юзасидан шарҳ беришмаётир.

Аммо Қашғардаги шифохона ходимларининг Би-би-сига айтишларича, бир неча ярадор полиция ходимлари олиб келинган.

Шинжон Хитойдаги этник озчилик бўлган мусулмон уйғурларнинг ватани саналади.

Ўтган уч йил мобайнида юз берган ҳужумларда юзлаб инсонлар ҳалок бўлган.

Уйғурлар Пекиннинг ўз динлари ва маданиятларига қарши репрессиялари зўравонликларни келтириб чиқараётганини айтишади.

Аммо Хитой ҳужумларда ўз таъбирича, хориждаги гуруҳлар томонидан дастакланаётган “исломчи террористлар”ни айблайди.

Рамазон ойи арафасида Хитой ҳукумати Шинжонда мусулмонларнинг рўза тутишларига қарши қатор чекловларни жорий қилган.

Маҳаллий давлат хизматчилари, ўқитувчи ва талабалардан рўза тутмаслик ҳақида тилхатлар олинган.

Хитой матбуотига кўра, Қашғардаги ошхона ва ресторанларга Рамазон ойида одатдагидек ишлаш ҳақида кўрсатма берилган.

Шунингдек, мусулмонлар яшайдиган ҳудудларда спиртли ичимликлар ичишни тарғиб қилувчи тадбирлар ҳам уюштирилгани ҳақида хабарлар олинган.

BBC

 

Devami

Doğu Türkistan’ın Dünü ve Bugünü

21.06.2015

DÜBAM Yuvarlak Masa Toplantıları’nın bu ayki programında Doğu Türkistan’ın durumu masaya yatırıldı

Dünya Bülteni Araştırma Masası (DÜBAM) tarafından düzenlenen Yuvarlak Masa Toplantıları’nın bu ayki konusu Doğu Türkistan oldu. Programda Doğu Türkistan’ın içinde bulunduğu siyasi, ekonomik ve toplumsal koşulları tartışıldı.Yard. Doç. Dr. Aynur Erdoğan’ın moderatörlüğünde Kürsel İletişim Merkezi’nin genel merkezinde yapılan programın katılımcıları, Yazar Aktivist Hamit Göktürk, Hacettepe Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Erkin Ekrem ve İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Ahmetbeyoğlu oldu.Programda Uygurların siyasi ve kültür tarihlerinin yanı sıra uluslararası ilişkilerin yansımaları ve Uygur diasporasının hak mücadelesindeki etkinliği de konuşuldu.

Programın sesli, görüntülü kayıtları ile metinleri DÜBAM’ın anasayfasında, konuya ilgi duyanların hizmetine sunuldu, ulaşmak için TIKLAYINIZ.

Dünya Bülteni 

Devami

Ramazan Ayınız Mübarek Olsun

Bismillahir Rahmanir Rahim

Essalamu alaykum ve Rahmatullah!

“Türkistan-Der” olarak İslam Ümmetinin Ramazan ayının hayırlı olmasını dileriz.

Allah (cc) tutacağımız oruçlarımızı kabul buyursun, günahlarımızı mağfiret etsin, tövbelerimizi kabul etsin. İslam ümmetindeki zulüm ve göz yaşları en kısa sürede sona ersin, inşa Allah!

“Türkistan-Der” Yönetim Kurulu

18.06.2015

Devami

Doğu Türkistan’da Ramazan Çin baskısıyla başlıyor

16.05.2015

Doğu Türkistan’da memurların ve öğrencilerin oruç tutması yasaklanırken Uygurlara ait lokantalara gündüz açık olma zorunluluğu getirildi

Çin işgali altında bulunan Doğu Türkistan’da ramazan ayı öncesi Müslüman Uygurlara yönelik baskılar yeniden gündeme geldi.

Çin işgal yönetimi, yayınladığı bildiride öğrencilerin ve memurların oruç tutmasını yasaklarken Uygurlara ait lokantalara da oruç saatlerinde açık olma zorunluluğu getirdi. Uygur Türkleri, baskılara tepki gösterirken Çin yönetimi, genelgenin yasak kapsamında değerlendirmemesi gerektiğini öne sürüyor.

Dünya Uygur Kongresi yöneticilerinden Dilşat Raşit Ramazan ayında Çin’in baskılarının özellikle arttığını söyledi.

İşgal yönetimi, 18 yaşından küçüklerin ibadet etmelerinin ‘reşit olmayanların dini etki altında kalmaması için’ yasaklandığını savunurken memurların, öğrencilerin ve öğretmenlerin ise eğitim ve iş verimi için oruç tutmaması gerektiğini öne sürdü.

Doğu Türkistan’ın Çin Komünist Partisi temsilcisi Zhang Chunxian ise yayınlanan bildirinin istikrar için önemli olduğunu savunarak terörist ve radikal diye nitelendirdiği grupların bunu istismar ettiğini öne sürdü.

Pekin yönetimi ise sürgündeki Uygur aktivistlerin ramazan ayı ile ilgili uygulamaları istismar ettiğini ve batılı ülkelerin tepki göstermesi için abarttığını iddia etti.

Dünya Bülteni

Devami

Sovyet rejimi Hive Hanlığı’nı 95 yıl önce yıkmıştı

95 yıl önce Timur devletinin uzantısı olan Hive hanlığı Sovyet yönetimi tarafından ortadan kaldırıldı

Hive Hanlığı, Timur devletinin parçalanmasından sonra 16.Yüzyılın başlarında Türkistan’ın kuzeyinde ortaya çıktı. Lenin yönetimindeki Sovyet rejiminin yerli uzantıları tarafından 1920 yılında bitirildi.

1917 yılında Ekim devriminden sonra Lenin yönetimi Türkistan’daki halklara özgürlük sözü verdi. Ancak kısa sürede yeni sömürge politikası oluşturan Bolşevik rejimi Türkistan’a kendi adamlarını gönderdi ve burada sözde Halk Cumhuriyeti kurma teşebbüsleri başlattı.

Bu dönemde Türkistan’da Buhara Emirliği, Kokand ve Hive hanlığı olmak üzere üç mahalli devlet vardı.

1918 yılında Kokand’da Ruslardan bağımsız olarak kurulan Kokand Cumhuriyeti Lenin yönetimi tarafından kanlı şekilde ortadan kaldırıldı.

Hive hanlığının yerine Harezm Halk Cumhuriyeti kurulması planlandı. Bunun için Moskova’daki Sovyet rejiminin uzantıları Harezm’de “Genç Hiveliler” adında bir araya geldi ve Hive hanına kaşı ayaklanmaya önderlik etti. Bu gelişmeler üzerine son Hive Hanı Cüneyd Han Sovyetlere ve onların yerli uzantılarına karşı koymaya çalıştı, ama başarılı olamadı. Tahtından vazgeçmek mecburiyetinde bırakıldı.

Sovyetlerin etnik kimlik politikasını yöneten Stalin, Harezm Halk Cumhuriyeti topraklarını yeni oluşacak Özbekistan ve Türkmenistan Sovyet Sosyalistik cumhuriyetleri arasında paylaştırdı. Böylece Türkistan halklarına verilen özgürlük vaatleri tamamen unutularak Orta Asya’da SSSR birliğine bağlı beş Komünist Özerk Cumhuriyet kurulmuş oldu.

Dünya Bülteni

Devami