“Turkistan-Der” Kadroları Toplantısı yapıldı

“Turkistan-Der” Kadroları Toplantısı yapıldı

                  04.01.2015

Bugün 4 Ocakta Derneğimizin Genel Merkezide “Turkistan-Der” Kadro Toplantısı yapıldı. Toplantıya Yönetim Kurulu (YK) üyelerimiz, tüm temsilciliklimiz yöneticileri ve derneğimizde görev alan kadro vasfındaki kardeşlerimiz katıldılar.

Bunun yanında toplantıya İstanbul’daki Sivil Toplum Kuruluşları (STK) temsilcileri, yabancı devletlerden gelen üyelerimiz de katıldılar.

Toplantıyı “Turkistan-Der”  Genel Başkan Yardımcısı Dr. Namoz Normumin yönetti.

Toplantı gündeminde kadrolarımızın vasıfları ve görevleri, Batı ve Doğu Türkistan’da Müslümanlara yapılmakta olan zulümlere karşı yapılacak basın açıklaması toplantısı ve “Turkistan-Der”  üyelerinin katılımı ile Genel İstişare toplantısı konuları görüşüldü.

Toplantıda YK üyelerimiz Alim Çatkal, Abdulhamit Bey, Muhammet Şerif, temsilcilerimizden Abdul Ğani, Abdullah Genç, Ahmadullah, Osmancan ve başka üyelerimiz konuşma yaparak gündemle ilgili değerlendirmelerde bulundular.

Toplantıda “Turkistan-Der” kadroların görevleri netleştirildi ve bu toplantıların devamlı yapılması karara bağlandı.

“Turkistan-Der” Haber Merkezi

Devami

Azerbaycan’da ABD karşıtlığı büyüyor

Azerbaycan devleti ile ABD arasındaki gerilimin artması, ülkedeki devlet kanallarının programlarına da yansıyor. Televizyon kanalları ABD karşıtı programlar yapıyor.

Son aylar içerisinde Azerbaycan iktidarının ABD karşıtı söylemlerinin dozunu artırması dikkat çekiyor. Bölge basınına yansıyan haberlere göre bunun temel nedeni Washington yönetiminin insan hakları konusundaki eleştirilerinden ziyade iktidarın Kremlin Sarayı ile bağlarını güçlendirmesi olarak ifade ediliyor.

Azerbaycan’ın ulusal televizyon kanalları son zamanlarda yaptıkları ABD karşıtı programlarla dikkat çekiyor. Üst düzey Azeri yetkilileri ABD’nin siyahilere karşı tutumunu, Afganistan ve Irak gibi ülkeleri işgal etmesini eleştiriyor ve hiçbir ülkenin insan hakları konusunda Azerbaycan’a talimat veremeyeceğini savunuyor.

2014 yılının son günlerinde önemli bir gelişme daha yaşandı. “Özgürlük” (Azatlık) radyosunun çalışanları savcılığa götürülmeye başladı. Bu kişilerin ifadelerine baş vurulduğu bildirildi. Savcılık tarafından yapılan açıklamada radyo temsilcilerinin banka işlemlerinin takibe alındığı ve “kuşkulu durumların” tespit edildiği belirtildi. Kuşkulu durumun ise yolsuzluk olabileceği iddia edildi. Radyo yöneticileri ise suçlamaların gerçek dışı olduğunu savundu.

Dünya Bülteni

Devami

Çin’in Uygur zulmü yasalaştı

Çin’in, Doğu Türkistan’da yıllardır uyguladığı zulüm bugün resmiyet kazandı. Çin’deki Uygur Türklerinin yasağı diken üstünde beklediklerini anlatan Seyit Tümtürk, Çin’deki Uygur Türkleriyle yaptığı görüşmelerde Uygurların “Günlerdir yemiyor, uyumuyoruz. Yaşayan ölüler gibiyiz” sözlerini aktardı.

Uygur Türklerinin yaşadığı Doğu Türkistan’da Çin’in baskısı bir türlü bitmezken Çin’in, Doğu Türkistan’da resmi kurumlar, okullar ve iş yerlerinde yıllardır uyguladığı yasaklar resmiyet kazandı. Namaz yasağının yanında dini giysilerle iş yerlerine gelme, kadınların başörtüsü takması ve kişinin İslam dini mensubu olduğunu gösteren diğer semboller de yasağa dahil edildi.

YAŞAYAN ÖLÜLER GİBİYİZ

Dünya Uygur Kongresi Başkan Yardımcısı ve Doğu Türkistan Kültür ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı Seyit Tümtürk Yeni Şafak’a yaptığı açıklamada Uygur Türklerinin bugün hayata geçen yasağı diken üstünde beklediklerini anlattı. Tümtürk, Çin’deki Uygur Türkleriyle yaptığı görüşmelerde Uygurların “Yasak yüzünden psikolojimiz alt üst oldu. Günlerdir yemiyor, uyumuyoruz. Yaşayan ölüler gibiyiz” sözlerini aktardı.
İSLAM DÜNYASININ AYIBI 
Çin’in yıllardır Uygur Türkleri üzerinde uyguladığı baskının resmiyet kazandığını belirten Tümtürk Çin’in cesaretini dünyanın sessizliğinden aldığını söyledi. Çin’in yaptığı katliamlarla İslam dünyasını test ettiğini belirten Tümtürk “Bu ayıp sadece Çin’in değil, sessiz İslam dünyasının ayıbıdır” diye konuştu.

UMUTLARI TÜRKİYE 

Uygurların Türkiye’den beklentisinin büyük olduğunu dile getiren Tümtürk  “Cumhurbaşkanımızın uyguların Türkiye’ye getirilmesi üzerine yaptığı açıklama Uygur Türklerine ışık oldu. Bu mesaja çok önemli bir misyon yüklüyorlar” ifadelerini kullandı.

Yasayla birlikte namaz kılmak, dini giysilerle iş yerlerine gitmek, kadınların başörtüsü takması ve kişinin İslam dini mensubu olduğunu gösteren diğer sembolleri kullanmak suç sayılacak.

‘Bizi kurtarın’ diyorlar

Tayland’daki 360 Uygur Türkünün de yaşam mücadelesi verdiğini anlatan Tümtürk, Tayland’daki Uygurlarla irtibatta olduklarını anlattı. Taylan’da hapishanedeki Uygurların çaresiz olduğunu belirten Tümtürk “Bizi kurtarın. Eğer Çin’e iade edilirsek idam edileceğiz” diye haber gönderiyorlar. Ama seslerini kimseye duyuramıyorlar” diye konuştu. Doğu Türkistan’daki Müslümanların diğer zulüm altındaki Müslümanlardan daha şanssız olduğunu ifade eden Tümtürk komünist bir rejimle idare edilmesinden dolayı dünyayla bağlantılarının kesik olduğunu sözlerine ekledi.

Yeni Şafak

Devami

Avrasya Birliği yürürlüğe girdi

Rusya, Kazakistan ve Belarus liderliğinde kurulan Avrasya Ekonomik Birliği bugün itibariyle yürürlüğe girdi

Eski Sovyet ülkelerinde mal, hizmet ve paranın serbest dolaşımını öngören Avrasya Ekonomik Birliği bugün yürürlüğe girdi. Avrasya entegrasyonunun yeni bir başlangıcı olarak kurulan birliğin ilk başkanlığını Belarus yapacak.

Mayıs ayı içerisinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev ve Belarus Cumhurbaşkanı Aleksander Lukaşenka’nın imzaladığı anlaşma ile oluşturulan Avrasya Ekonomik Birliği’ne ilk katılan ülke Ermenistan olurken Kırgızistan’ın üyeliği ise 1 Mayıs 2015’te gerçekleşecek.

Türkmenistan ve Özbekistan, birliğe katılmayacağını belirtirken Tacikistan önceki gün kendilerine teklif geldiğini ve konuyu değerlendirdiklerini açıklamıştı.

SOVYETLER YENİDEN Mİ CANLANIYOR?

Moskova’nın liderliğinde oluşturulan bu ticari blok, Sovyetler Birliği’nin tekrar oluşturulması manasına geldiği şeklinde yorumlanıyor.

Avrasya Birliği ile ilgili en büyük eleştiri eski Sovyetler’in yeniden canlandırılması yönünde yapılmıştı. Bu konuyla ilgili olarak Nursultan Nazarbayev, Sovyetler Birliği’nin yeniden kurulmasının mümkün olmadığına dikkat çekerek Kurulan Gümrük Birliği’nin Sovyetler Birliği’nin yeniden canlandırılması ve kurulmasını amaçladığını ancak beyinsizler düşünebilir.” demişti.

Birlik, 180 milyon nüfusa hitap ederek üye ülke vatandaşlarına serbest ticaret ve istihdam açısından da fırsatlar sunacak.

Avrasya Birliği’nin ilk kez bağımsızlığının hemen sonrasında Kazakistan lideri Nursultan Nazarbayev telaffuz etmişti. Bu teklif, şekil ve mahiyet değiştirip, 2014 yılında Putin’in projesi olarak hayata geçti.

Putin ve Nazarbayev’in bugün ayrıca Kazakistan’ın ilk nükleer enerji santralinin kurulmasına yönelik antlaşma için bir görüşme yapmaları da bekleniyor.

Dünya Bülteni

 

 

Devami

Hurriyat va Adolat Qimmatbaho Qadriyatlardir

HURRIYAT VA ADOLAT QIMMATBAHO QADRIYATLARDIR!

(2015 yilning ilk maqolasi)

Assalomu alaykum hurmatli do‘stlar!

Inson fitrati hurriyat, erkinlik, ozodlik, adolat istaydi. Inson Parvardigoriga shirk qo‘shmasdan yashasa, birov uning, u birovning hayotining (jonining), aqlining, mol mulkining, naslining va obro‘ e’tiborining daxlsizligini buzmasa, mana shu shartlarda insonning o‘zi ham, boshqalar ham hurriyat va adolat ustun bo‘lgan jamiyatda yashaydi.

Shirk o‘rtadan ko‘tarilib, tavhidiy imon va uning inson hayotining (jon), aqlining, mol mulkining, naslining va obro‘ e’tiborining daxlsizligini qo‘riydigan qonunlari jamiyatda ustun bo‘lganda, shaxslar ham, jamiyat ham haqiqiy hurriyat va adolatga erishadi, insha Alloh!

Ammo insonning azaliy dushmani la’nati Shayton doimo shunday vasvasa qiladi:
Parvardigoringga (Allohga) shirk qo‘sh, birovning hayotining (jon), aqlining, mol mulkining, naslining va obro‘ e’tiborining daxlsizligini buz…

Eh, la’nati Shayton!
,
Biz o‘zbeklar hurriyat qadar hech narsaga bunchalik zor bo‘lmadik. Erkinlik, ozodlik ko‘rmadik, aksincha doimo xor bo‘ldik. 19 asrda mahalliy xonlarimiz, keyin chor va sovet ruslari, mana endi esa o‘zimizdan chiqqan zolmilar bizga zulm qilmoqdalar…
Bir qismimiz o‘zimizdagi zulmdan qochib, hurriyat istab, Amerikayu Ovrupoga, Arab davlatlariga va ikkinchi vatanimiz Turkiyaga keldik.

Turkiyada biz istagan hurriyat va adolat bormi?

To‘liq bo‘lmasa ham, nisbatan hurriyat va adolat o‘lkasidir bugungi Turkiyamiz…
Ammo la’nati shayton va malaylari bu vatanimizni, uning ahlini ham tinch qo‘ymayotgani rost.

Bugungi Turkiyada uch mafkura orasida kurash davom etmoqda. Bular Islomchilik, sekularizm (laiklik) va millatchilik (turk va kurd millatchiligi)…

Islomchilikni ko‘plab partiyalar, jamoatlar va tasavvuf tariqotlari tamsil qilmoqdalar..
Sekularizmni (laiklik) ham so‘l partiyalar, shu jumladan kommunist partiyalar tamsil qilmoqdalar…

Millatchilikni esa turk va kurd millatchilari tamsil qilmoqdalar…

Buning ustiga maqsadi faqat boylik ortirishdan iborat bo‘lgan burjua sinifi ham bor. Katta boylar, pul evaziga hech narsadan tap tortmaydigan, kerak bo‘lsa Turkiya kabi vatanni sotib yuborishga tayyor turgan boylar ham bor bu mamlakatda…

Turkiyada hozirgi kunda insoniyat ichida eng dolzarb bo‘lgan so‘z va matbuot erkinligi eng keng shaklda ta’minlangan. Hammaning, ya’ni Islomchilarning ham, sekulyarlarning ham, millatchilarning ham, boyu o‘rta tabaqalarning ham o‘z gazeta, jurnal, televideniye, radio kanallari bor, internet istaganingizcha erkin va arzon…
Xullas, Turkiyada biz istagan hurriyat bor, ammo bu hurriyatdan foydalanishni unchalik ham to‘g‘ri deb bo‘lmaydi…

Masalan, hozir hukumat va Fathulloh Gulan jamoati orasida juda keskin kurash ketmoqda. Bu ikki taraf ham o‘zlarini Islomiylar deb biladi…Ammo o‘zaro kelishish yo‘q, aksincha oxirigacha kurash bor…
,
Boshqa tarafdan Kurd millatchilari va ularning qurolli tamsilchilari bilan oson bo‘lmagan tinchlik muzokaralari ham davom etmoqda.
Mana shunday sharoitda hukumat faoliyat olib bormoqda. Siyosiy barqarorlikni (tinchlikni), iqtisodiy taraqqiyotni, ijtimoiy adolatni mana shu shartlarda qo‘rishi kerak hukumat…

Boshqa tomonda esa dunyoni boshqarayotgan kuchlar xuddi Ukraina, Misr va boshqa joylarda bo‘lgani kabi davlat to‘ntarishini Turkiyada ham amalga oshirish niyatidan voz kechgani yo‘q…

Gulan jamoati, burjuaziya boylari, so‘l harakatlar va millatchilar (hammasi bo‘lmasa ham) Erdo‘g‘on va Dovudo‘g‘lini bunday yo‘l bilan ag‘darishga qarshi emaslar…
Turkiya ordusi (armiyasi) hozir biroz siyosatdan tashqarida qolgan, faqat unutmaslik kerakki, 19 va 20 asrlarda bu ordu takror va takror davlat to‘ntarishlarini amalga oshirgandi…

Xullas, Turkiya misolida hurriyat arzon narsa emasligini, erkinlik va ozodlikning juda qimmat turishini ko‘rmoqdamiz.

Endi, bir o‘ylab ko‘raylik, O‘zbekistonda hurriyat, erkinlik va adolatni qanday qo‘lga kiritamiz? Eng muhimi hurriyat, erkinlik, ozodlik sharoitida diniy, siyosiy, milliy birligiimizni qanday qo‘riymiz, iqtisodiy taraqqiyotga qanday erishamiz, ijtimoiy adolatni qanday tiklaymiz?

HA, DO‘STLAR, HURRIYAT VA ADOLAT ARZON QADRIYATLAR EMAS, AMMO BIZ BU YO‘LDAGI KURASHDAN HAM VOZ KECHA OLMAYMIZ!

Namoz NORMO‘MIN
01.01 2015 yil.

 

ҲУРРИЯТ ВА АДОЛАТ ҚИММАТБАҲО ҚАДРИЯТЛАРДИР!

(2015 йилнинг илк мақоласи, KİRİL VE LOTİNDA)

Ассалому алайкум ҳурматли дўстлар!

Инсон фитрати ҳуррият, эркинлик, озодлик, адолат истайди. Инсон Парвардигорига ширк қўшмасдан яшаса, биров унинг, у бировнинг ҳаётининг (жонининг), ақлининг, мол мулкининг, наслининг ва обрў эътиборининг дахлсизлигини бузмаса, мана шу шартларда инсоннинг ўзи ҳам, бошқалар ҳам ҳуррият ва адолат устун бўлган жамиятда яшайди.

Ширк ўртадан кўтарилиб, тавҳидий имон ва унинг инсон ҳаётининг (жон), ақлининг, мол мулкининг, наслининг ва обрў эътиборининг дахлсизлигини қўрийдиган қонунлари жамиятда устун бўлганда, шахслар ҳам, жамият ҳам ҳақиқий ҳуррият ва адолатга эришади, инша Аллоҳ!

Аммо инсоннинг азалий душмани лаънати Шайтон доимо шундай васваса қилади:

Парвардигорингга (Аллоҳга) ширк қўш, бировнинг ҳаётининг (жон), ақлининг, мол мулкининг, наслининг ва обрў эътиборининг дахлсизлигини буз…

Эҳ, лаънати Шайтон!

Биз ўзбеклар ҳуррият қадар ҳеч нарсага бунчалик зор бўлмадик. Эркинлик, озодлик кўрмадик, аксинча доимо хор бўлдик. 19 асрда маҳаллий хонларимиз, кейин чор ва совет руслари, мана энди эса ўзимиздан чиққан золмилар бизга зулм қилмоқдалар…

Бир қисмимиз ўзимиздаги зулмдан қочиб, ҳуррият истаб, Америкаю Оврупога, Араб давлатларига ва иккинчи ватанимиз Туркияга келдик.

Туркияда биз истаган ҳуррият ва адолат борми?

Тўлиқ бўлмаса ҳам, нисбатан ҳуррият ва адолат ўлкасидир бугунги Туркиямиз…

Аммо лаънати шайтон ва малайлари бу ватанимизни, унинг аҳлини ҳам тинч қўймаётгани рост.

Бугунги Туркияда уч мафкура орасида кураш давом этмоқда. Булар Исломчилик, секуларизм (лаиклик) ва миллатчилик (турк ва курд миллатчилиги)…

Исломчиликни кўплаб партиялар, жамоатлар ва тасаввуф тариқотлари тамсил қилмоқдалар..

Секуларизмни (лаиклик) ҳам сўл партиялар, шу жумладан коммунист партиялар тамсил қилмоқдалар…

Миллатчиликни эса турк ва курд миллатчилари тамсил қилмоқдалар…

Бунинг устига мақсади фақат бойлик ортиришдан иборат бўлган буржуа синифи ҳам бор. Катта бойлар, пул эвазига ҳеч нарсадан тап тортмайдиган, керак бўлса Туркия каби ватанни сотиб юборишга тайёр турган бойлар ҳам бор бу мамлакатда…

Туркияда ҳозирги кунда инсоният ичида энг долзарб бўлган сўз ва матбуот эркинлиги энг кенг шаклда таъминланган. Ҳамманинг, яъни Исломчиларнинг ҳам, секулярларнинг ҳам, миллатчиларнинг ҳам, бойу ўрта табақаларнинг ҳам ўз газета, журнал, телевидение, радио каналлари бор, интернет истаганингизча эркин ва арзон…

Хуллас, Туркияда биз истаган ҳуррият бор, аммо бу ҳурриятдан фойдаланишни унчалик ҳам тўғри деб бўлмайди…

Масалан, ҳозир ҳукумат ва Фатҳуллоҳ Гулан жамоати орасида жуда кескин кураш кетмоқда. Бу икки тараф ҳам ўзларини Исломийлар деб билади…Аммо ўзаро келишиш йўқ, аксинча охиригача кураш бор…

Бошқа тарафдан Курд миллатчилари ва уларнинг қуролли тамсилчилари билан осон бўлмаган тинчлик музокаралари ҳам давом этмоқда.

Мана шундай шароитда ҳукумат фаолият олиб бормоқда. Сиёсий барқарорликни (тинчликни), иқтисодий тараққиётни, ижтимоий адолатни мана шу шартларда қўриши керак ҳукумат…

Бошқа томонда эса дунёни бошқараётган кучлар худди Украина, Миср ва бошқа жойларда бўлгани каби давлат тўнтаришини Туркияда ҳам амалга ошириш ниятидан воз кечгани йўқ…

Гулан жамоати, буржуазия бойлари, сўл ҳаракатлар ва миллатчилар (ҳаммаси бўлмаса ҳам) Эрдўғон ва Довудўғлини бундай йўл билан ағдаришга қарши эмаслар…

Туркия ордуси (армияси) ҳозир бироз сиёсатдан ташқарида қолган, фақат унутмаслик керакки, 19 ва 20 асрларда бу орду такрор ва такрор давлат тўнтаришларини амалга оширганди…

Хуллас, Туркия мисолида ҳуррият арзон нарса эмаслигини, эркинлик ва озодликнинг жуда қиммат туришини кўрмоқдамиз.

Энди, бир ўйлаб кўрайлик, Ўзбекистонда ҳуррият, эркинлик ва адолатни қандай қўлга киритамиз? Энг муҳими ҳуррият, эркинлик, озодлик шароитида диний, сиёсий, миллий бирлигиимизни қандай қўриймиз, иқтисодий тараққиётга қандай эришамиз, ижтимоий адолатни қандай тиклаймиз?

ҲА, ДЎСТЛАР, ҲУРРИЯТ ВА АДОЛАТ АРЗОН ҚАДРИЯТЛАР ЭМАС, АММО БИЗ БУ ЙЎЛДАГИ КУРАШДАН ҲАМ ВОЗ КЕЧА ОЛМАЙМИЗ!

Намоз НОРМЎМИН

01.01 2015 йил.

 

Devami

Rusya’ya göre Taliban Orta Asya’da iki üs kurmuş

Putin’in Afganistan’dan sorumlu temsilcisi, Taliban’ın Türkmenistan ve Tacikistan sınırlarında iki üs kurulduğunu öne sürdü

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Afganistan’dan sorumlu temsilcisi Zamir Kabulov Taliban ve diğer silahlı grupların yabancı askerlerin ülkeyi terk etmeye başlamasından faydalanarak savaşı kazanmak için çabaladıklarını söyledi. Rus diplomat, Türkmenistan ve Tacikistan sınırlarında iki üs kurulduğunu öne sürdü.

Kabulov’a göre bu sene Afganistan’da büyük bir tehdit halini alacak yeni bir faktör ortaya çıktı. Temsilci, “IŞİD mensuplarının buraya kaydırılmaya başladığından bahsediyorum. Şimdilik küçük bir grup, yüz, belki biraz daha fazla kişi Afganistan’a transfer edildi” dedi.

Putin’in temsilcisi IŞİD’in başka silahlı gruplara üstünlük sağlamasının çok tehlikeli gelişme olacağını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu sadece Afganistan ile sınırlı olmayacak topyekûn bir savaşın habercisi olur. Silahlı mücadelenin Orta Asya’ya taşınması kaçınılmaz olur. Şimdiden Türkmenistan ve Tacikistan sınırlarında iki üs kurdular. Bu üslerde yeterince büyük askeri kuvvete sahipler. Tacikistan sınırındaki üste 4-5 bin, Türkmenistan sınırındakinde ise 2 bin 500 savaşçı bulunuyor. Militanların esas kısmı Orta Asya’dan gelen göçmenlerdir.

Rus diplomat Orta Asya asıllı silahlı grupların ideolojik olarak daha güçlü durumda olduklarını, çünkü onlar memleketleri için savaşacaklarını da sözlerine ekledi.

Kabulov Tacikistan ve Özbekistan hükümetlerinin kendilerine yönelik tehdit ile ilgili gereken tedbirleri aldıklarını da söyledi.

Dünya Bülteni

Devami

Beş Guantanamo mahkumu Kazakistan’a nakledildi

ABD, Guantanamo’dan, 3’ü Yemenli 2’si Tunuslu 5 şüpheliyi daha Kazakistan’a göndererek serbest bıraktığını duyurdu

ABD, Guantanamo mahkumlarını serbest bıraktığını söyleyerek başka ülkelere göndermeye devam ediyor. Guantanamo’da esir tutulan ikisi Tunuslu, üçü Yemenli beş Müslüman Kazakistan’a gönderildi.

ABD Başkanı Barack Obama yönetiminden bir yetkili Kazakistan’a gönderilen mahkumların transferden sonra artık serbest olduklarını söyledi. Ancak yetkili, ABD ile Kazakistan arasındaki konuyla ilgili güvenlik anlaşması konusunda detay vermedi, serbest bırakılan kişilerin nasıl kontrol altında tutulacağı konusunda da bilgi vermedi.

ABD, bu yıl içerisinde toplam 28 Guantanamo mahkumunu çeşitli ülkelere transfer etmişti. Bu ülkeler arasında Uruguay ve Afganistan da bulunuyor. Bu sayı 2009 yılından bu yana Guantanamo’dan başka ülkelere transfer edilen en fazla kişi sayısı olarak ifade ediliyor.

ABD’li yetkililer, Guantanamo’da hala 127 mahkumun bulunduğunu belirtiyor. ABD Başkanı Obama, göreve geldiğinde Guantanamo hapishanesini kapatma sözü vermişti.

ABD, Guantanamo’dan çıkarılan ve Kazakistan’a transfer edilen üç Yemenli mahkumun kimliklerini açıkladı. Bu kişilerin 2001 yılında Pakistan askerleri tarafından yakalanan, Asım Sabit Abdullah el Helaki, Muhammed Ali Hüseyin Henayna ve Sabri Muhammed İbrahim el Kureyşi oldukları bildirildi. 12 yıldan bu yana Guantanamo’da esir tutula bu üç kişinin serbest bırakılması için beş yıl önce ABD Başkanı Obama’nın güvenlik ekibi bir tavsiye açıklamasında bulunmuştu. Üç Yemenli Guantanamo mahkumu, açıklamadan ancak beş yıl sonra serbest bırakıldılar.

Dünya Bülteni

Devami

Aral Denizini kurtarmak için 3 milyar dolar harcanacak

Geçtiğimiz 40 yılda Aral Denizi neredeyse yarı yarıya küçüldü, su seviyesi 18 metre düştü, deniz su hacmi beş defadan fazla azaldı, gölün tuzluluk oranı arttı ve ondaki balıklar kayboldu.

Pazartesi günü yayımlanan hükümet kararına göre Özbekistan hükümeti Aral Denizi havzasındaki çevre felaketini azaltmak için 3,05 milyar dolar ayırdı.

Karara göre 2,971 Milyar dolar konu ili ilgili 16 ulusal projelere ve 80,2 Milyon dolar ise bölgesel projeler için kullanılacak.  Bu paraların 2,15 Milyar doları uluslararası finans kuruluşlarının kredilerinden, kalanı ise Özbek tarafının öz kaynaklarından oluşuyor.

Projeler için bu fonların tahsis edilmesi Ekim ayında Urgenç şehrinde yapılan “Aral Denizi havzasında çevre felaketini azaltmak için işbirliği geliştirilmesi uluslararası Konferansında kararlaştırılmıştı.

Bu Konferans Özbek hükümeti ve “Uluslararası Aral denizini kurtarma Fonu” tarafından organize edilmişti.

Aral Denizi 1960 yıllara kadar dünyanın en büyük dördüncü iç gölü idi. Ancak son 40 yılda Aral Denizi neredeyse yarı yarıya küçüldü, su seviyesi 18 metre düştü deniz su hacmi beş defaya azaldı, gölün tuzluluk oranı arttı ve ondaki balıklar kayboldu.

1993 yılında Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan ve Özbekistan “Uluslararası Aral denizini kurtarma Fonu” nu tesis ettiler. 2008 yılından bu yana bu fon BM Genel Kurulu’nda gözlemci statüsüne sahiptir. Fon üyesi olan ülkeler 2003-2010 yıllarında uygulanan projeler için 2 milyar dolardan fazla para ayırdılar.

Şu anda 2011-2015 dönemini içeren ve BM ilgili kuruluşları, Dünya Bankası, Asya Kalkınma Bankası, Avrupa Birliği, donar ülkeler hükümetler ve Aral fonu işbirliğinde hazırlayan üçüncü programının gerçekleşmesi için çalışılıyor. Bu işbirliği ile ortaya çıkan 300’den fazla projelin gerçekleştirilmesi için 8,5 milyar dolardan fazla para kullanılması bekleniyor

ria.ru

Devami

Kırgızistan’da havalimanı baskınında bir kişi kaçırıldı

Kırgızistan’da havalimanını basan beş kişilik grup yolcuların paralarını ve bir yolcuyu kaçırdı

Kırgızistan’ın Oş şehrindeki Uluslar arası Havalimanı’nda çevik kuvvet polisi kıyafeti giyen beş kişinin Doğu Türkistan’ın başşehri Urumçi’ye gidecek yolculara engel olduğu ve bir yolcuyu kaçırdığı bildirildi.

Olay Cumartesi günü sabah 10 sularında havalimanının VIP salonu yanındaki odada gerçekleşti. Oş – Urumçi uçağı yolcuları bagajlarını kontrol ettirdiği sırada odaya giren Kaleşnikof silahlı polis görünümlü beş kişi yolcuların bütün paralarını aldıktan sonra aralarından birini kaçırarak ortadan kayboldular.

Tanıklara göre saldırganlar havaalanından Toyota Estima marka bir araca arabasına binerek kaçtı. Oş ili Emniyet Müdürlüğü sözcüsü Janice Ashirbaev olay hakkında şu bilgileri verdi:

“Silahlı insanlar özel operasyon yürütüyor diye silah zoruyla yolcuları yere yatırmışlar. Sonra onları tehdit ederek 4-5 torba para ve bir yolcuyu kaçırmışlar. Baskını yapanların D 0118 rakamlı Toyota Estima arabasını kullandıkları tespit edildi. Güvenlik birimlerimiz suçluların yakalanması için harekete geçmiş durumdadır.”

Ashirbaev araba plakasının sahte olabileceğini de sözlerine ekledi.

Çalınan paraların Urumçi’ye ticaret için gitmekte olan Kırgız vatandaşlarının kendi aralarında topladığı paralar olduğu belirtildi. Yerel polis olayla ilgili soruşturma başlattı.

Geçen yıl Kasım ayında da Oş havaalanında buna benzer olay yaşanmış, silahlı dört kişi bir işadamının 4,5 milyon doları bulunan iki çantasını çalarak kayıplara karışmıştı. Kısa bir süre içinde silahlı saldırganlardan biri yakalanarak 1 milyon 100 bin dolar geri alınmıştı.

Dünya Bülteni

Devami

Özbekistan ve Tacikistan’ın Avrasya Ekonomik Birliğine üye olacağı iddia edildi

Rusya Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Üyesi Igor Morozov Tacikistan ve Özbekistan’ın 2015 yılında Avrasya Ekonomik Birliği’ne  (EAEB) katılacağını söyledi.

Tacikistan bugüne kadar resmen EAEB katılmak niyetinde olduğunu açıklamasada, değildir, ancak Rusya’nın hükümet yetkilileri sürekli olarak Tacikistan’ın EAEB yolunda olduğunu söylüyorlar. Duşanbe’deki Rus büyükelçisi Igor Frolov-Lyakin Tacikistan’ın EAEB üyeliği kararı yolunda olduğunu açıklamasının ardından, Rusya Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Üyesi Igor Morozov sadece Tacikistan’ın değil Özbekistan’ın da 2015 yılında bu birlik üyesi olacağını söyledi.

Tacik yetkililer Rus büyük elçisinin açıklamasını cevaben resmi Duşanbe yetkilileri EAEB üyeliğinin artılarını ve eksilerini değerlendiğini söylemekle yetindiler.

Özbek hükümetin resmi görüşlerini yayınlayan vesti.uz sayfasına göre  « Özbekistan eski Sovyet cumhuriyetleri ile ekonomik entegrasyon asla kabul etmeyecektir”. Bunun aksına Özbekistan zamanında Orta Asya Birliği ve Avrasya Birliğinden ayrıldı, Gümrük Birliği’ne katılma teklifini de reddetti ve hatta 2020 yılına kadar Dünya Ticaret Örgütü üyeliğini kabul etmek niyetinde olmadığını açıkladı.

1 Ocak 2015 Tacikistan’ın komşusu Kırgızistan Gümrük Birliği üyesi olacak ve bununla Rusya, Kazakistan ve Belarus tarafından oluşturulan ortak bir ekonomik alana girecektir.

rus.ozodi.org

Devami