Türkiye’nin Tüksat-4A uydusu Kazakistan’dan fırlatılacak

27.01.2014

15 Şubat'ta Afrika'yı fethedeceğiz

Giriş: 27 Ocak 2014 10:5832,085 OkunmaGüncelleme: 27 Ocak 2014 12:419 Yorum

Tüksat-4A uydusu 15 Şubat’ta fırlatılacak böylece uydu haberleşme ve yayıncılık için bütün talepler karşılanacak. Afrika’nın tamamına yayınlarımız gidecek

Japon Mitsubishi Electric Corporation (MELCO) tarafından yapılan ve geçtiğimiz günlerde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Japonya seyahatinde Türkiye’ye teslim edilen Türksat-4A uydusu, 15 Şubat 2014’te uzaydaki yerini almak üzere Kazakistan‘ın Baykonur Uzay Üssü’nden fırlatılacak.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, Türksat-4A uydusunda Türkiye’nin haberleşme uydu filosunda ilk defa yeni bir teknoloji olan, “Ka Bant” frekans kullanıldığını kaydetti.

Elvan, “Bu sayede daha önce ulaşılamayan Afrika’nın Sahra altı kısmına da televizyon yayınlarımızı ulaştırma imkânına kavuşmuş olacağız. Yani Afrika’nın tamamını kapsayacağız” dedi.

Elvan, yeni haberleşme uydularının sağlayacağı 3 kat kapasite genişlemesi sayesinde; uydu haberleşme ve TV yayıncılığı için kamu ve özel kuruluşlarının bekleyen taleplerinin tamamının karşılanmış olacağını da ifade etti. Türksat-4B uydusunun da 2014 içinde fırlatılacağını açıklayan Elvan, şunları söyledi:

“Bu uydular haberleşme alanında çok daha geniş alana ulaşma imkânı verecek. Sözleşme ile birlikte Doğrudan Katılım Programını da devreye aldık. Bu program çerçevesinde Türk mühendislerinin Türkiye’de üretilecek yerli haberleşme uydularının entegrasyon ve testlerinde çalışmak ve yerli haberleşme uydularını üretmek için gerekli yeterliliğe sahip olmaları hedeflendi. Uydularımızın üretim sürecine nezaret ve kontrol etme görevini yürüten mühendislerimizin dışında, 14 mühendisimiz de Japonya’da görevlendirildi. Bu mühendislerimiz, sertifikasyon ve işbaşı eğitimlerini tamamlayarak, uydularımızın entegrasyon ve testlerine de bizzat katılıyorlar. Programın bitiminde Türkiye’ye dönecek olan mühendislerimiz, TUSAŞ-TAİ Kazan tesislerinde kurulumu devam eden, Uydu Montaj Entegrasyon ve Test Merkezinde (UMET) yerli Türksat haberleşme uydularının üretiminde görev alacak.”

KAZAKİSTAN’DAN FIRLATILACAK

Tüksat-4A uydusu, uzaydaki yerini almak üzere Kazakistan’ın Baykonur Uzay Üssü’nden fırlatılacak. Bakan Elvan, “Bu sayede daha önce ulaşılamayan Afrika’nın Sahra altı kısmına da televizyon yayınlarımızı ulaştırma imkânına kavuşmuş olacağız” dedi.

Kaynak: Haber7.com

Devami

Çın polisi Aksu’da 6 Müslümani vurarak öldürdü

sincan

27.01.2014

Çinli yetkililer, polisin Aksu vilayetine bağlı Hışien kasabasında, bir soruşturma sırasında saldırıya uğradığını duyurdu. Polisin açtığı ateş sonucu 6 kişi vurularak öldürüldü. 5 kişi ise gözaltına alındı.
Vilayetin başka bir bölgesinde ise, bir pazar yeri yakınlarında meydana gelen patlamada 6 kişi hayatını kaybetti. Polis patlamadan sonra üç kişiyi tutukladı.

Sincan özerk bölgesinde 10 milyon etnik Uygur bulunuyor. Sincan bölgesinde nüfusun yaklaşık yüzde 45’i Müslüman Uygurlardan oluşuyor.

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW)’nün 2013 yılındaki uygulamaları içeren raporunda Çin’in, bölgede yaygın bir etnik ayrımcılık, dini faaliyetlere yönelik baskılar ve artan bir kültürel sindirme politikası sürdürdüğü belirtiliyor. Çin yönetimi ise bölgedeki şiddet olaylarından “ayrılık talebinde bulunanları” sorumlu tutuyor.
Temmuz 2009’da Urumçi’de meydana gelen ayaklanmada 197 kişi yaşamını kaybetmişti, 1721 kişi ise yaralanmıştı. 2013’te ise bölgede meydana gelen farklı olaylarda Uygurlar, Han Çinlileri ve farklı etnik gruplardan olmak üzere 100 kişi hayatını kaybetmişti.

Kaynak: El-Cezire Türkiye

Devami

Tohti’nin tutuklanmasına tepkiler büyüyor

 

Çin,

  • Çin, “21. Yüzyılın Sultan Galiyev’i”ni tutukladı
  • 70 yaşındaki annesi ile birlikte tutuklanan Doğu Türkistanlı bilim adamı İlham Tohti’nin tutuklanmasına tüm dünyadan tepkiler yükselirken Türkiye’nin sessizliği Uygurları üzüyor 
  • Dünyadaki Doğu Türkistan diasporası sosyal medya üzerinden geniş çaplı bir destek kampanyası başlattı. “İlham Tohti’ye Erkinlik! Doğu Türkistan’a Hürriyet! ve Hepimiz İlham Tohti’yız!” sloganlarının kullanıldığı kampanyanın genişleyerek sürmesi bekleniyor

 

Hamit Göktürk  (Dünya Bülteni)

21 Ocak 2014- Pekin Uluslararası Üniversitesi öğretim üyesi ve Uygur bilim adamı, insan hakları savunucusu, Çin’de yayın yapan Uygurbiz sitesinin yöneticisi Doç. Dr. İlham Tohti ve 70 yaşındaki annesi 15 Ocak günü Pekin’deki evinde gözaltına alınarak tutuklandı.

Eşi Güzelnur Hanım’ın ABD merkezli Hür Asya Radyosu’na anlattığına göre tutuklanma olayı şöyle cereyan etti: 15 Ocak günü öğlen saatlerinde Pekin Uluslararası Üniversitesi kütüphanesinde çalışırken, yönetimden gelen bir telefonla derhal evine gitmesi istendi. Birkaç gün önce tedavi amacı ile gelen annesinin rahatsızlanmış olabileceğini düşünerek derhal evine döndü.  4 ve 7 yaşlarındaki oğulları ve 70 yaşındaki annesinin evde olduğunu gördü. Ancak saat 15.30 sıralarında aniden evine baskın yapan polislerin sert ve kaba davranışına maruz kaldı ve kendisini yerde buldu. Bu arada yüksek tansiyon ve kalp hastası 70 yaşındaki annesini de kendisi ile birlikte gözaltına alarak süratle evden ayrıldılar. İlham Tohti evden ayrılırken, çocuklarına sadece korkmamaları ve ağlamamalarını söyleyebildi. Evlerini basan resmi ve sivil polisler saat 19,00’a kadar arama yaptılar ve evde bulunan 4 adet bilgisayar, 2 adet cep telefonu, çeşitli diskler, ders notları, kimlik, toplu ulaşım kartı pasaport, banka kartı ve bilimsel çalışmalarına ait notlar gibi özel eşyalarını emniyete ait 38 adet torbaya koyarak beraberinde götürdü.

Ayrıca İlham Tohti’nin tutuklanmasının ardından ders verdiği üniversitede öğrenim gören ve onunla temas halinde olan birçok Uygur öğrenci de tutuklandı. Geçen yılın Temmuz ayında onun öğrencilerinden ve Uygurbiz sitesinin editörlerinden İstanbul Üniversitesi Sosyoloji ana bilim dalı master öğrencisi Muttalip Emin ailesini ziyaret için ülkesine giderken, Pekin’de tutuklanmış ve 79 gün sonra pasaportu ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nce verilen İkamet belgesine el konulmuş Hoten’de yaşayan ailesinin yanında mecburi ikamet ile gönderilerek Türkiye’ye dönmesi engellenmişti. İlham Tohti’nin tutuklanmasından sonra, Hoten’de ailesinin yanında yaşayan Muttalip Emin’in de polislerce gözaltına alındığı bildiriliyor.

Dr.Tohti’nın yönettiği “Uygurbiz” sitesinin de Resmi Çin Hackerleri tarafından erişime kapatıldığı gelen bilgiler arasında.

Konun uzmanları geçen hafta sona eren ve Çin’in yeni diktatörü Şi Cin Ping başkanlığında toplanan Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi’nin “Doğu Türkistan’da İstikrarın Sağlanması” temalı toplantının ardından ilk icraat olarak Pekin’de Uygurların yegane sesi olarak bilinen Dr. Tohti’nın tutuklanmasının manidar olduğunu bildiriyorlar. Bu tutuklanmanın yeni bir tutuklanma dalgasının, yeni baskı ve hak ihlallerinin habercisi olduğu konusunda birleşiyorlar.

TUTUKLAMAYA TEPKİLER

Çin Anayasası ve sözde “Özerk Bölge” yasalarına uygun hareket eden ve çalışmalarını tamamen yasal sınırlara bağlı kalarak sürdüren Dr. Tohti’nin evinin yasadışı şekilde aranması, aşırı güç ve şiddet uygulanarak gözaltına alınması ve tutuklanmasına Doğu Türkistan diasporasının ve uluslararası toplumun tepkisi büyüyor.

Eşi Güzelnur Hanım Pekin’de uluslararası medyaya verdiği demeçte; eşi ile birlikte tutuklanan kayınvalidesi 70 yaşındaki Nasiphan Hanım’ın serbest bırakıldığını ve eşinin Kaşgar’dan gelen Ağabeyi Yalkun Tohti tarafından evine götürüleceğini bildirdi. Çin yönetimince tutuklanan eşinin hiçbir suç işlemediği, bu nedenle Çin yönetiminin en kısa zamanda eşini serbest bırakacağını umduğunu ifade etti.

Medyanın sorularını cevaplarken, eskiden olduğu gibi, evinin resmi ve sivil kıyafetli onlarca polis tarafından gözetilmekte olduğunu, 12 yaşındaki oğlunu okula götürürken, kendilerini 4 polisin takip ettiğini bildirdi. Güzelnur Hanım, eşinin niçin tutuklandığı konusunda resmi makamların bilgi vermediğini, eşi ve birlikte tutuklanan onlarca Uygur öğrencinin akıbetlerinin öğrenilmesi ve haklarının savunulması için Pekin’de Li Fang Yin adlı bir avukata vekalet verdiğini söyledi.

Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün iddia ettiği gibi, eşinin hiçbir şekilde Çin yasalarını ihlal etmediğini belirten Güzelnur Hanım, onun düşünce ve kalemini kullanarak ve bilimsel araştırmalarına dayanarak Uygur halkının yasalarla güvence altına alınan özerk bölge haklarının hayata geçirilmesini talep ettiğini söyledi. Güzelnur Hanım, eşini değil üç yıl, 30 yıl, gerekirse yıllarca beklemeye hazır olduğunu de ifade etti.

Washington’da bir basın toplantısı düzenleyen Dünya Uygur Kurultayı (DUK) başkanı Rabia Kadir, İlham Tohti’nin Uygur halkının yasal hak ve hukukunun Çin yasalarına göre pratikte hayata geçirilmesini talep ettiğini, sağduyulu davrandığını, barış ve diyalog yolu ile Uygur sorununu çözmeye yönelik faaliyetler yürüttüğünü ifade etti. Kadir, Tohti’nin kendileri ile hiç temas kurmadığını ve hiçbir şekilde ilişkilerinin bulunmadığını söyledi. DUK başkanı ayrıca, diasporadaki Uygur teşkilatlarının bulunduğu ülkelerde Dr. Tohti’nin serbest bırakılması için yasal haklarını kullanarak gerekli tepkilerini göstermeleri gerektiğini de sözlerine ekledi.

ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü de düzenlediği basın toplantısında Uygur insan hakları aktivisti Doç. Dr. İlham Tohti’nin Çin güvenlik güçlerince tutuklanmasından derin endişe duydukların, Çin yönetiminin Dr. Tohti ve onunla birlikte tutuklanan öğrencilerinin tutuklanma nedenleri ile nerede tutuldukları hakkında kamuoyunu bilgilendirmesi gerektiğini ifade etti. Sözcü, ayrıca Tohti ve diğer tutuklu öğrencilerin yasal haklarının korunması ve güvence altına alınması gerektiğini de sözlerine ekledi.

AB’nin Pekin Büyükelçisi Marcus Edberber, 17 Ocak günü bir basın toplantısı tertip ederek tutuklamaları anlamadıklarını bildirdi. Büyükelçi Marcus, Çin otoritelerinin Dr. Tohti ve diğer Uygur öğrencilerin niçin tutuklandıkları konusunda kendilerini ve kamuoyunu bilgilendirmesini talep etti. Çin yönetiminden Dr. Tohti ve Uygur öğrencilerin ne ile suçlandıkları ve nerede tutuldukları konusunda ailelerinin ve kamuoyunun bilgilendirilmesini, herhangi bir suç işlemedikleri kanıtlanırsa derhal serbest bırakılmasını istedi.

ABD ve batıda faaliyet gösteren rejim karşıtı Çinli muhalefete ait sivil toplum kuruluşları Dr. Tohti’nin derhal serbest bırakılmasını talep etti. Ayrıca, “Sen Yuy” internet sitesi geniş çaplı bir imza kampanyası başlattıklarını açıkladı.

Türkiye, Avrupa, İslam dünyası ve Avustralya başta olmak üzere dünyadaki Doğu Türkistan diasporası sosyal medya üzerinden geniş çaplı bir destek kampanyası başlattı. “İlham Tohti’ye Erkinlik! Doğu Türkistan’a Hürriyet! ve Hepimiz İlham Tohti’yız!” sloganlarının kullanıldığı kampanyanın genişleyerek sürmesi bekleniyor.

HÜKÜMETİN VE TÜRK STK’LARININ SESSİZLİĞİ DOĞU TÜRKİSTANLILARI ÜZÜYOR

Uygur İnsan Hakları savunucusu Dr. İlham Tohti’nin Pekin’de sebepsiz tutuklanması Anadolu Ajansı kanalı ile servis edilmesine rağmen, TRT Haber ve birkaç ulusal medya tarafından kısa haber olarak geçiştirildi. Dünya Bülteni başta olmak üzere birçok haber portalında yer aldı ve gündeme taşındı. Ancak, Dr. Tohti’nin tutuklanması batı medyasında yer alırken Türk ulusal medyasının yeterince ilgi göstermemsi hayal kırıklığı yaşattı. STK’lar ve insan hakları kuruluşlarının da görmezlikten gelmesi de üzüntüye sebep oldu. Dışişleri Bakanlığı’nın da bu konuda açıklama yapmamasına bir anlam verilemiyor.

İLHAM TOHTİ KİMDİR?

İlham Tohti 1966 yılında Kaşgar’a bağlı Artuş ilçesi Üstüntağ kenti, Şoruk köyünde bir çiftci ailesinin çocuğu olarak dünyaya geldi. İlk, orta ve lise öğrenimini Artuş’ta tamamladı. Pekin Uluslararası Üniversitesi İktisat Fakültesini tamamladı ve aynı üniversitede öğretim üyesi oldu. Tohti, Uygur meselesinin Çin anayasası ve sözde Özerk bölge yasaları ile evrensel hukuk ve insan hakları çerçevesinde diyalog ve barışçıl yöntemler temelinde çözüme kavuşturulması düşüncesini benimsedi, bu yönde bir çok çalışmalar yaptı.

Pekin’de öğrenim gören Doğu Türkistanlı öğrencilere yönelik milli bilincin güçlendirilip geliştirilmesine için çeşitli sahalarda çalışmalar yaptı. Onlara “Liksiye Sözleş” (Uygurlarla ilgili belirli konularda fikirlerini açıklama) adı altında periyodik olarak konferanslar tertip etti. Yabancı ve Çinli bilim adamları, yerli yabancı gazeteciler Çinli demokrat aydınlar, entelektüeller ile tanıştı ve diyalog kurdu. Birçokları ile özel dostluklar tesis etti. Bunların en önemlilerinden biri de halen hapiste bulunan ve 2010 yılında Nobel Barış Ödülüne layık görülen Çinli yazar ve siyaset bilimci Liu Xiao Bo’dur. Bu kişileri, soydaş ve dindaşlarına Çin yönetimince uygulanan baskı, zulüm, etnik soykırım ve ekonomik ayrımcılık, kültürel soykırım ve hak ihlalleri hakkında bilgilendirdi. Onların Uygur problemi ile ilgili fikir ve görüşlerini kamuoyuna yansıtmalarını sağladı. Çinli muhalif aydınların toplandığı çeşitli mahfillere iştirak etti. Bu mahfillerde Uygurların maruz kaldığı haksızlıkları ve Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlallerini batı ve Çin kamuoyunda sürekli dile getirdi.

Pekin’de bulunan yabancı misyon temsilcileri, batılı haber ajansları ve STK temsilcileri Doğu Türkistan ile ilgili kendisinin görüş ve düşüncelerine başvuruyorlardı. O, bütün bu faaliyetlerinde çok iyi bildiği yasalara uygun şekilde hareket ediyordu. Yabancı STK’ların ve insan hakları kuruluşları temsilcileri ve uluslararası medyanın Uygur problemi konusunda Pekin’de müracaat ettiği tek Uygur aydını olarak biliniyordu. Evi, bir kısmı Doğu Türkistan’dan getirilen Uygur ve Kazak Türkleri arasından seçilerek özel yetiştirilmiş polislerle özel Çin güvenlik birimlerince sürekli gözetim altında bulunduruluyor, temasları ve faaliyetleri sürekli gözetleniyordu.

2012’de Nobel ödüllü Çinli yazar Liu Xiao Yu’yu hapishanede ziyaret etmek isterken göz altına alındı.

2010 yılında Ege Üniversitesi’nce düzenlenen 4. Türk Dünyası Kültür Şöleni’ne davet edildi. Türkiye’ye gelmek üzere yola çıkarken, Pekin Havaalanı’nda Çin polisince gözaltına alındı. Zorla trene bindirilerek Çin’in bir sahil kasabasında 15 gün süre ile mecburi ikamete tabi tutuldu.

Geçen yılın Ocak ayında ABD Yale Üniversitesinin daveti üzerine bu ülkeye giderken uçağa binmesine izin verilmedi ve ziyareti engellendi.

Doç. Dr. İlham Tohti Doğu Türkistanlı entelektüellerce Ünlü Tatar aydını ve mücadele adamı Sultan Galiyev’e atfen “Uygurların 21.yüzyıldaki Sultan Galiyev”i olarak anılıyor.

 

http://www.dunyabulteni.net/orta-asya/287017/cin-21-yuzyilin-sultan-galiyevini-tutukladi


Devami

Astana’da Hazar’ın Hukuki Statüsü İle İlgili Toplantı Yapılacak

Hazar Denizi’nin hukuki statüsüyle ilgili Anlaşmanın hazırlanmasına ilişkin Özel Çalışma Grubunun 35. toplantısı 30 Ocak’ta Kazakistan’ın başkenti Astana’da yapılacak. İran’ın ISNA ajansının haberine göre, İran Dışişleri Bakan Yardımcısı ve İran’ın Hazar’dan Sorumlu Özel Temsilcisi İbrahim Rahimpur toplantıya katılmak üzere gelecek hafta Kazakistan’ı ziyaret edecek. Haberde, Astana’da yapılacak toplantıya tüm Hazar bölgesi ülkelerinin temsilcilerinin katılacağı belirtildi. Hatırlanacağı üzere, Hazar bölgesi ülkelerinin Dışişleri Bakan Yardımcıları düzeyinde Özel İşçi Grubunun 34. toplantısı 21-22 Kasım 2013 yılında Moskova’da yapıldı.
Kaynak: BAKÜ-1NEWS.COM.TR

Devami

İsrail Kazakistan’a ortak askeri tatbikat önerdi

İsrail Cumhurbaşkanı Şimon  Peres, iki ülkenin silahlı kuvvetleri arasında Kazakistan poligonlarında ortak tatbikat yapılmasını önerdi. İsrail Cumhurbaşkanı, Kudüs’te görüştüğü Kazakistan Savunma Bakanı Adilbek Jaksibegov’a böyle bir öneride bulundu. Haberi Pazartesi günü Kazakistan Savunma Bakanlığı Basın İdaresi duyurdu.

Peres konuşmasında, Kazakistan ile İsrail arasındaki ilişkilerin uzun yıllardan beri yapıcı bir kulvarda sürdüğünü ifade etti. Jaksibegov ise cevaben, “Günümüzde savaş yöntem ve teknikleri değişti. Savaşlarda kullanılan donanım ise son derece yüksek eğitim almış profesyonel askeri uzmanlar gerektiriyor. Bu bağlamda İsrail silahlı kuvvetlerinin deneyimlerinden yararlanmak bizim için özel bir önem teşkil ediyor. İsrail Savunma Bakanı Moshe Ya’alon ile görüşerek askeri alanda bir anlaşma imzalamamızın, başarılı işbirliğimizin devamı için temel oluşturacağına inanıyorum” dedi. Kazakistan halen İsrail’in askeri donanım alanında faaliyet gösteren Rafael, IMI ve Elbit Systems, IAI ve Ness gibi şirketleriyle işbirliği yapmakta.
Kaynak: www.turkish.ruvr.ru

Devami

Özbekistan’da muhalif liderle konuşmaya hapis cezası

Özbekistan’da muhalif liderle konuşmaya hapis cezası

Özbekistan'da muhalif liderle konuşmaya hapis cezası

Özbekistan’da bir vatandaş ülke dışındaki muhalif liderle internet aracılığıyla görüştüğü gerekçesiyle 8 yıllık hapis cezası aldı

Dünya Bülteni/ Haber Merkezi

24 01.2014- Özbekistan’da yurt dışında bulunan muhalif bir liderle SkyPe üzerinden konuştuğu gerekçesiyle yargılanan bir kişi ceza aldı.

Namangan şehir mahkemesi Kudratbek Rasulov isimli Özbek vatandaşına sosyal ağ üzerinden muhalif lider ile konuştuğu gerekçesiyle 8 yıl hapis cezası verdi.

Rasulov’a nayasaya aykırı davranışta bulunmak, yurt dışından mali destek almak, kamu güvenliği ve kamu düzeni için bir tehdit içeren malzemeleri dağıtmak suçlarını içeren ceza kanunu maddesine dayanarak yapılan yargılama sonucunda ceza verildi. Rasulov’un Skype, Facebook ve Odnaklassniki gibi sosyal paylaşım sitesi üzerinde ülke dışında bulunan muhaliflerle irtibata geçtiği tespit edildi.

Ayrıca Rasulov’un ülke dışından aldığı mali destekle kitap ve çeşitli video diskleri bastırdığı iddia ediliyor.

Devami

O‘zbekiston: Qiynoqlarni taqiqlovchi qonun kuchga kirdi (İşkenceyi yasaklayan kanun kabul edildi)

23.01.2014

EDİTÖRÜN NOTU: Bu yazıda Özbekistan’da işkenceyi yasaklayan kanunun yürürlüğe girdiğinden bahis edilmektedir.  Bilindiği gibi Özbekistan’da dünyanın en dehşetli diktatörlük rejimlerinden biri iş başındadır. Bu zulüm rejimi kendi muhaliflerine çeşitli işkence ve baskı yöntemleri uygulamaktadır. Memleketin kuzeyinde siyasi ve dini muhalifleri toplama kampı olan “Jaslık” zindanı mevcuttur. Son alınan haberler Özbekistan’da işkencenin yasaklandığı yönündedir. Ancak Özbekistan uluslararası arenada imzaladığı antlaşmaları ve verdiği sözleri uygulamamakla da meşhurdur.

Huquq faollari hisbxonalarni borib ko‘ra olmasliklari sababli, qiynoqlar qo‘llanishi borasidagi vaziyatga baho berish imkonsiz ekanligi aytadilar

2012 yilning dekabr oyida imzolangan “Tezkor qidiruv faoliyati to‘g‘risida”gi qonun bir yil o‘tib 2013 yilning 25 dekabr kuni kuchga kirdi.

Bu haqda gazeta.uz nashri xabar bergan. Huquq himoyachilari qonun amalda ishlab ketishi imkonsiz ekanligini ta‘kidlamoqda.

Gazeta.uz nashriga ko‘ra, “Tezkor qidiruv faoliyati to‘g‘risida”gi qonun prezident Karimovning 2010 yil noyabrdagi tashabbusi asosida ishlab chiqilgan.

Qonunga ko‘ra tezkor qidiruv faoliyatining asosiy vazifalari Insonning huquqlari, erkinligi va qonuniy manfaatlari himoyasini ta‘minlashdir.

“Hech kim qiynoqqa solinishi, zo‘ravonlikka, shafqatsiz yoki inson sha‘ni va qadr-qimmatini kamsituvchi boshqa tarzdagi tazyiqqa duchor etilishi mumkin emas”, deyiladi unda.

Toshkentdan inson huquqlari himoyachisi Sur‘at Ikromov qonun 25 dekabrda kuchga kirgan bo‘lsa ham tergov jarayonidagi qiynoqlar hali to‘xtamaganini va to‘xtashi amrimaholligini aytadi.

“Qamoq va hibsxonalardar tartib va kuzatuv organi bo‘lmasa, huquq himoyachilarini mutlaqo kiritmasa, qanday qilib qiynoqlar kamaydi, deb ayta olamiz. Qiynoqlar bo‘lmayapti,deb aytishga asosning o‘zi yo‘q”.

Huquq himoyachisi bundan oldinroq gumonlanuvchini faqat sud qarori asosida hibsga olish tartibi joriy qilinganini, biroq militsiya xodimlari ushbu tartibni aylanib o‘tib tergov ishlarini olib borayotganini ta‘kidlaydi.

Surat Ikromov qiynoqlarni taqiqlovchi qonun amalga kirmasligini O‘zbekistonda militsiya faoliyati to‘g‘risidagi qonunning yo‘qligini bilan izohlaydi.

“Militsiya to‘g‘risidagi qonunning o‘zi yo‘q. Odam ko‘ylakning ustidan mayka kiymaydiku. Oldin militsiya to‘g‘risidagi qonun chiqariladi. Nafaqat militsiya, balki “Milliy xavfsizlik xizmati to‘risida”gi qonun ham haligacha mavjud emas. Qanday qilib uning ichidagi tashkilotning faoliyati to‘g‘risida qonun qabul qilinadi. Bu mutlaqo aqlga sig‘maydigan narsa-ku”.

O‘zbekiston xalqaro hamjamiyat tomonidan muntazam qiynoqlar qo‘llaniluvchi davlatlar sirasiga kiritilib kelinadi. O‘zbekiston rasmiylari esa ushbu da‘volarni rad etishadi.

O‘zbekistonning inson huquqlari bo‘yicha bosh muzokarachisi Akmal Saidov 2013 yilning 30 oktyabrida Jenevada o‘zini so‘roqqa tutgan Birlashgan Millatlarning Qiynoqlarga qarshi qo‘mita a‘zolariga baqirgan va stolni mushtlash bilan javob bergandi.

Huquqbon Su‘rat Ikromov “Tezkor qidiruv faoliyati to‘g‘risida”gi qonun xalqaro hamjamiyatga bu borada ishlar qilinayotganini ko‘rsatish uchun nomiga tashlangan qadam ekanligini aytadi.

“Hozir O‘zbekistonga qiynoqlarni to‘xtatish to‘g‘risida BMT va boshqa xalqaro tashkilotlar tomonidan bosim bo‘layapti. Bu qonun ularga qarata, “mana biz harakat qilayapmiz, qonun chiqardik”, deyish bahonasi uchun chiqarilayapti. Xo‘jako‘rsinga chiqarilgan, uning foydasi yo‘q. Baribir ham ishlamaydi”.

bbc.co.uk/uzbek/

Devami

Kırgızistan-Çin sınırında çatışma: 3 ölü

 

Kırgızistan sınırında silahlı çatışma, 3 kişi öldü

23.01.2014

Kırgızistan’da Çin tarafından gelerek sınırı aşan ve bir kişiyi öldüren silahlı bir grupla güvenlik güçleri çatıştı. Çatışmada silahlı gruba mensup iki kişi öldü

Kırgızistan sınırında, güvenlik güçleriyle kimliği henüz belirlenmeyen silahlı bir grup arasında çatışma çıktı. Çatışmada, sınırdan geçmeye çalıştığı belirtilen gruptakilerden 3 kişi vurularak etkisiz hale getirildi.

İddiaya göre, sınırdan sızmaya çalışan grup Kırgızistan’ın Isık Köl Eyaleti Jeti-Öğüz ilçesinin Avcılık İdaresi başkanını öldürdü. Olay üzerine sınır muhafaza birlikleri ile söz konusu grup ile çatışma yaşandı. Çatışma sırasında silahlı gruba mensup iki kişi hayatını kaybetti.

Kırgızistan Tacikistan sınırında yaşana çatışmanın ardından Çin sınırındaki yaşanan bu olay, akser birlikleri yeniden harekete geçirdi. Sınırda askeri hareketlilik yaşanıyor. Son olarak bölgenin güvenliğini arttırmak için Çüy eyaletinden takviye yapıldı.

http://www.dunyabulteni.net

Devami

Özbekistan yatırımcılara vize uygulamasını sadeleştirdi

Özbekistan yatırımcılara vize uygulamasını sadeleştirdi

23.01.2014

Daha önce, 3 aylık vize ile ülkede kalabilen yabancı yatırımcılara, yeni uygulamaya göre, kurduğu işletmedeki faaliyeti boyunca ülkede bulunmasını sağlayacak çok giriş çıkışlı vize verilecek

Özbekistan, yabancı yatırımcılar için vize rejimini sadeleştirirken, doğrudan yabancı yatırımlı işletmelerin resmi kayda alınmasını da kolaylaştırmak için “tek gişe” uygulamasını başlattı.
Geçen sene sonunda ülke senatosu tarafından onaylanmasından sonra, Özbekistan Cumhurbaşkanı İslam Kerimov tarafından imzalanarak bugün yerel basında yayımlanmasının ardından yürürlüğe giren yasa değişikliğine göre, doğrudan yabancı yatırımlı işletme kurucularına, onların işletmedeki paylarının bulunduğu süre boyunca çoklu giriş-çıkışlı vize verilmesi öngörüldü.
Yapılan değişiklikle, yabancı yatırımcılara, yatırım faaliyetleri sonucunda elde edilen meblağların, vergi ve diğer zorunlu ödemeleri yapıldıktan sonra serbest şekilde ve bağımsız olarak tasarruf etmesine de imkan tanındı. Ülkedeki düzenlemelere göre, tüzük sermayesinin en az yüzde 30’u yabancı yatırımcıya ait 150 bin dolardan fazla tüzük sermeyesine sahip işletme, doğrudan yabancı yatırımlı işletme statüsüne sahip olabiliyor.
Özbekistan Adliye Bakanlığı, doğrudan yabancı yatırımlı işletmeyi, gereken evrakları teslim etmesi halinde en fazla 7 günde resmi kayda alırken, işletmelerin kayda alınması için gereken evrakları toplama sürecinin ise çok uzun sürmesinden ötürü, yeni uygulanacak “tek gişe” uygulamasının, söz konusu süreyi belirgin ölçüde kısaltacağına inanılıyor.
Daha önce yürürlükte olan uygulamaya göre, ülkeye giriş yapacak yabancı yatırımcılar da dahil yabancı vatandaşlar için uygulanan tek girişli vize 3 aylık süreyi kapsıyordu.

Dünya Bülteni

Devami

O‘zbekistonda Internet “avariya vaziyati”ga tushdi

Yazının kısa özeti: Özbekistan’da İnternet kaza geçirdi…Yani 16 ocaktan başlayarak bu memlekette İnternet’e girmek nerede ise  imkansız hale geldi. Bilindiği gibi Özbekistan dünya’da İnternet’e düşmanlık yapan, yani katı sansür uygulayan ülkelerin başında geliyor…
16 yanvar kuni butun O‘zbekiston bo‘ylab Internet faoliyatida jiddiy uzilishlar yuzaga chiqdi. Ertalabdan ham kompyuter¸ ham mobil telefonlar orqali Internet global tarmog‘iga ulanmoqchi bo‘lgan o‘zbekistonliklar¸ bunga muvaffaq bo‘la olmadilar. Ozodlik bilan suhbatda Internet xizmati ko‘rsatuvchilar¸ muammoning mamlakatdagi yagona monopolist hisoblangan O‘zbektelekom bilan bog‘liq ekanini aytishdi. Ozodlik o‘rgangan ma‘lumotlarga ko‘ra¸ 16 yanvar kuni Internetga ulanmoqchi bo‘lgan o‘zbekistonliklar bunga muvaffaq bo‘la olmagan. Ayrim manbalar¸ butun O‘zbekiston bo‘ylab mahalliy vaqt bilan 13:30 dan boshlab kamida yarim soat Internet mutlaq o‘chib qolganini aytsa¸ Ozodlik bog‘langan Toshkentdagi yirik Internet kafe xodimi¸ muammoning kun davomida kuzatilayotganini bildirdi:

– O‘zbektelekomda muammo chiqdi¸ bugun bir o‘chib¸ bir yonib turibdi. Bu muammo butun O‘zbekiston bo‘yicha shunaqa. Aynan hozir ishlayapti¸ besh minut oldin ishlamayotgan edi. Ammo yana qancha ishlaydi¸ buni biz bilmaymiz. Biz Internetni O‘zbektelekomdan olamiz¸ shuning uchun hech narsa qila olmaymiz. Muammo markaziy provayderda¸ dedi Toshkentdagi yirik Internet kafelaridan biri xodimi.

Norasmiy e‘tirof

16 yanvar kungi uzilishlar yuzasidan O‘zbektelekomdan rasman izoh olish urinishlari natijasiz qoldi.

Ammo O‘zbektelekomdagi Ozodlik radiosi manbasiga ko‘ra, muammo to‘liq bartaraf etilmagan va butun respublika Internet rezervdagi sputnikdan ishlayapti.

Ma‘lum bo‘lishicha,O‘zbektelekomning  avariya holatlari uchun maxsus sputnik orqali oladigan Interneti ham bor, ammo uning mijozlarni to‘liq qondirish imkoniyati ancha cheklangan.

“Butun mamlakat DialUp” da o‘tirgandek hozir”, deydi ismi sir qolishini xohlagan kompyuter mutaxassisi Ozodlik radiosiga.

O‘zbektelekomdagi Ozodlik manbasining aytishicha, O‘zbekistonga keladigan Internet oqimi – Qozog‘iston orqali Rossiyadan keladi. Bu yo‘nalishdan olingan Internet ham qimmatga tushmoqda, ham ancha sekin ishlaydi, deydi mutaxassis.

Ayni paytda O‘zbektelekom mutasaddilari bu muammoni uzoq muddatga hal etish yo‘llari ustida bosh qotirmoqda. Buning uchun Qirg‘iziston orqali Xitoy yo‘nalishiga sarmoya yotqizilgan.

Ozodlik manbasiga ko‘ra, O‘zbekiston  Qirg‘iziston bilan chegara hududigacha optik tolali kabel yotqizib qo‘yganiga uch yil bo‘lgan. Xitoy ham O‘zbekistonga Internet oqimini sotishga qarshi emas. Ammo Qirg‘iziston tranzit uchun katta pul so‘ramoqda va ayni sababga ko‘ra bu loyixa tuxtab qolgan.

Mamlakatdagi yirik Internet provayderlaridan sanalgan Sarkor telekomning Internet xizmati uchun mas‘ul bo‘limi raqamlariga sim qoqilganda¸ avtojavobga qo‘yilgan:

“Hozir avariya vaziyati. Yaqin vaqt ichida muammo bartaraf etiladi”¸ degan mujda qayta-qayta takrorlandi¸ xolos.

Ozodlik suhbatlashgan Toshkentdagi axborot texnologiyalari bo‘yicha mutaxassislar¸ O‘zbektelekom rasmiylari 16 yanvar kungi muammoning texnik xarakterda ekanini bildirgani¸ biroq bu muammo tafsilotlarini ochiqlamaganini aytdilar.

Bundan bir necha oy avval ham ayni shunday uzilish qayd etilganida O‘zbektelekom muammoga Rossiyadan Qozog‘iston orqali keluvchi optik tolali kabel magistralida yuz bergan avariya sabab bo‘lganini bildirgan edi.

O‘zbekistondagi Internet provayderlari traffikni  bu sohaning yagona monopolisti sanalgan O‘zbektelekomdan oladi¸ O‘zbektelekom milliy operatori esa o‘z navbatida xorijdan keladigan traffikka qaram – milliy  internet traffigi Qozog‘iston hududidan o‘tuvchi optik tolali kabel orqali Rossiyadan olinadi.

Ozodlikning yangi media bo‘yicha tahlilchisi To‘lqin Umaraliyev¸ hozircha rasman ochiqlanmayotgan joriy muammoga ham ayni shunday texnik nosozlik sabab bo‘lgan bo‘lishini ehtimoldan soqit qilmaydi. Ayni paytda¸ bu uzilishning hukumat tomonidan Internetni nazoratga olish amaliyotidagi bir bosqich bo‘lishi mumkinligini ham qayd etadi:

– Birinchidan¸ tashqaridan kelayotgan Internet o‘chib qolgan ¸ ya‘ni Qozog‘istondan o‘tadigan optik-tola kabeliga shikast yetgan bo‘lishi mumkin.  yoki O‘zbekiston hukumati tarafidan Internet bilan bog‘liq biror amaliyot o‘tkazilayotgan bo‘lsa¸ ular tashqaridan kelayotgan Internetni o‘chirib¸ faqat ichkaridagi Internetga yoxud Intranetga erkinlik berishi mumkin. Bu narsani qilsa bo‘ladi va buni Eron misolida ko‘rish mumkin¸ deydi Umaraliyev.

Twitter “o‘znet” haqida

Internetga ulanishda yuzaga chiqqan muammo haqida o‘zbekistonlik Twitter foydalanuvchilari ham darhol xabar tarqatdilar.

“Qoyil, yana uzilib qoldi hamma. O‘zbekiston saytlari yana ochilmayapti.Sizga O‘zbekistondagilardan kimdir shu oxirgi 1-2 daqiqa ichida nimadir yozdimi? Tvitterdami, boshqa joydami?” deb tvitdoshlaridan so‘ragan @muhsin “ manda Feysbukda O‘zbekistondan hech kim onlayn emas, hech kim!” deb yozdi. Bunga javoban @sherzod “Sen haqsan menda ham shunday ekan. Tinchlikmikan?” deb yozgan bo‘lsa¸ Bosco “u menya to je samoye. chto-to sluchilos s internetom” deb javob berdi.

2013 yilning so‘nggi oylarida Ozodlikka murojaat qilgan aksar mushtariylar¸ “2014 yildan boshlab O‘zbekiston hukumati Internetni¸ xususan¸ mobil Internetni uzib qo‘yar ekan. Twitter, Facebook, Odnoklassniki kabi ijtimoiy tarmoqlar O‘zbekistonda taqiqlab qo‘yilar ekan. Shu to‘g‘rimi?” degan savolga javob istadilar.

2014 yilning 16 yanvar kuni butun O‘zbekiston bo‘ylab Internetga bog‘lanishda kuzatilgan uzilishlar¸ ko‘pchilik mijozlar tomonidan ana shu taqiq va yalpi uzilishga tayyorgarlik sifatida talqin etildi.

O‘zbekistondagi ayrim kuzatuvchilar¸ prezidentning to‘ng‘ichi Gulnora Karimovaning Twitter tarmog‘i orqali hokimiyat yuqori pog‘onalarida borayotgan ichki kurashni jamoatchilikka sizdira boshlagani¸ xavfsizlik kuchlarini o‘zlari uchun noqulay vaziyat tug‘ilgan kezda¸ Internetni o‘chirib qo‘yish hadisini olishga undaganini qayd qilmoqdalar.

O‘zbekiston – Internet dushmani

O‘zbekiston Chegara bilmas muxbirlar kabi qator mustaqil xalqaro tashkilotlar tomonidan dunyodagi Internet dushmani deb topilgan davlatlar ro‘yxatida qolib kelayotir. Hukumat yillardan beri mustaqil ommaviy axborot vositalari va muxolifat sahifalarini to‘sib qo‘ygan. O‘zbekistonda yopilgan saytlar orasida Ozodlik sahifasi ham bor.

Ayni paytda¸ Internet tezlik va sifatiga oid statistika yig‘ish bilan shug‘ullanuvchi Ookla shirkati reytingiga muvofiq, O‘zbekiston Internet tezligi bo‘yicha jahondagi 188 mamlakat o‘rtasida 170-o‘ringa qo‘yildi.

Bu reytingga muvofiq O‘zbekiston Internet tezligi bo‘yicha mintaqadagi o‘z qo‘shnilari  Qozog‘istondan 118 pog‘ona, Tojikistondan 113 pog‘ona, Qirg‘izistondan esa 89 pog‘ona pastga qo‘yildi va bu sohada faqat 30 yildan beri urushdan boshi chiqmayotgan Afg‘onistongina O‘zbekistondan yomonroq bo‘lib chiqdi.

Kaynak: http://www.ozodlik.org/content/article/25232808.html

Devami